Antik Çağdan Roma’ya ve Bizans’a, Selçuklu’ya Osmanlı’ya değin, bu topraklarda hüküm sürmüş ve iz bırakmış her medeniyetin kültürlerinden günümüze kalan zengin mimari mirası bir araya getiren Miniatürk, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür A.Ş. 02 Mayıs 2003 tarihinde tamamlanarak Cumhurbaşkanımız Recep Tayip Erdoğan tarafından ziyarete açıldı.
‘Büyük Ülkenin Küçük Bir Modeli’ sloganıyla yola çıkan Miniatürk Türkiye’nin Vitrini oldu.
Miniatürk’te, binlerce tarihi eser arasından, bilinirliğine, dönemini temsil yeteneğine göre Türkiye ve Osmanlı coğrafyasından seçilen 61 eser İstanbul’dan, 59 eser Anadolu’dan ve 12 eser bugün Türkiye sınırları dışında kalan Osmanlı coğrafyasından olmak üzere 132 mimari eserin, 1/25 oranına küçültülmüş minyatür modellerine yer verildi.
Miniatürk, Türkiye ve Türk kültürü ile sınırlanmayan, Anadolu’yu Anadolu yapan tüm değerlerle birlikte, yakın coğrafyadaki bütün bir yaşanmışlığın izlerini taşıyor Altın Boynuz’a. 3000 yıl öncesine dek uzanarak, barış ve hoşgörünün, adaletin hüküm sürdüğü uygarlıkların bıraktığı izler bir araya getiriliyor.
…diğer yanda Pamukkale’den Peri bacaları’na dünyada eşi olmayan doğal oluşumlar, uzmanlar danışmanlığında bir ekip tarafından, titiz bir çalışmayla seçildi.
Alanda ayrıca, Anadolu’da inşa edilen ve bugün yerinde olmayan, dünyanın antik çağdaki yedi harikası arasında sayılan Artemis Tapınağı ve Halikarnas Mozolesi de sergileniyor.
Miniatürk’te, her şey aslına o kadar uygun ki, sanki doğudan batıya, kuzeyden güneye bütün ülkeyi bir anda dolaşmış gibi hissediyorsunuz kendinizi. Tabii ki eserlerin aslını görmekle aynı şey değil. Ama minyatürleri görünce aslını da görmek için özlem duymak bir yana, o eşsiz yapıları bu açıdan seyredebilmek de başka bir keyif.
Eserlerin yanındaki sesli rehberlik sistemi de ilk kez Miniaturk’te uygulanıyor. Sistem, Türkçe, İngilizce, Fransızca, Almanca, Rusça, Arapça, Farsça, Japonca ve İspanyolca olmak üzere dokuz farklı dilde bilgi veriyor.
Miniatürk’ün toplam alanı 60.000 metrekaredir. Maketlerin yer aldığı 15.000 metrekarelik alanın yanı sıra Panorama Zafer Müzesi ve Kristal İstanbul Müzeleri, 500 araçlık otopark, restoran, kafeterya, hediyelik eşya, sergi salonu, açık hava gösteri alanı, çocuk oyun parkı, feribot, kumandalı tekne, gezi treni, masal ağacı, olimpiyat stadı 4 büyükler, satranç ve labirent alanı, Türkiye-İstanbul Simulasyon Helikopter turu ile dev bir kompleks olan Miniatürk’te ziyaretçilerin hoşça vakit geçirmesi, eğlenirken öğrenmesi için gerekli her şey düşünülmüş.
Gücünü ve güzelliğini arkasındaki 3000 yıllık uygarlıklardan alan Miniatürk, hoş bir gezi parkı olmasının yanı sıra, aynı zamanda bir kültür ve sosyal sorumluluk projesi. Genç kuşaklar ne kadar köklü bir uygarlıkla beslendiklerini Miniatürk’te keşfediyorlar.
Yerli ve yabancı turistlerin İstanbul turlarında ilk adres olan Miniatürk, kısa sürede muhteşem bir Türkiye turu atmak isteyenler için de ideal bir mekân, kısacası: Türkiye’nin Vitrini!